Monday, November 2, 2009

Patron araniyor!

Unlu teknik direktor Guus Hiddinkin ekibinden birinin basari hikayesi uzerine konustugu seminere katilmistim bir keresinde. Guney Kore "projesi"ni anlatmisti. Ulke federasyonlari futbollarina bir vizyon katmak ve uzun vadeli basarilar elde etmek icin bu tur projelere kalkisirlar ve bir "futbol gurusu"nu projenin basina gecirirler. Turk Milli takiminin 1990da Sepp Pionteke emanet edilmesi de o zamana kadar olmayan bir vizyonun kazandirilmasini amacliyordu. 3 senelik gorev suresince yaptiklarini saha ici sonuclariyla degil ulke futboluna uzun vadede kattiklariyla degerlendirmek gerek Danimarkalinin. Hikayenin 93ten sonrasini hepimiz ezbere biliyoruz tekrarlamaya gerek yok; buyuk turnuvalara katilma aliskanligi ve zaman zaman alinan spektakuler sonuclar.

2005 Haziraninda Ersun Yanalin kovulup yerine Terim atandiginda Ersun Hocanin galibiyet yuzdesi 53, mac basi atilan gol 1.9, yenilen golse 0.9du. Terim donemindeyse bu rakamlar yuzde 38 galibiyet yuzdesi, 1.4 atilan gol, 1.2 yenilen gol olarak degisti. Yanal kovuldugunda takim cogunlukla iyi futbol oynuyordu ve grubunda ikinciydi, dolayisiyla dunya kupasina katilma sansi yuksekti. Terim donemindeyse 3 turnuvanin 2si iskalandi. Esasinda Terimin goreve getirilmesi Turk futboluna siradaki basamagi atlatacak bir "proje" olarak gosterilmisti Turk kamuoyuna. Siradaki basamagin ne olduguna 'Brezilya olabilmek' yazimda deginmistim.

Tum bu bilgiler isiginda Terimin son basin toplantisina gidelim. Hoca 9 maddede Turk futbolunun sorunlarini ozetliyor. Yabanci futbolcu sorunundan yurtdisinda yeterince oyuncumuz olmadigina kadar bircok konuya deginiyor. Bu noktada sormak gerek, 4 seneyi askin gorev surenizde Turk futbolunun sizden bekledigi proje ve reformlari yapmak icin her turlu imkaniniz ve yetkiniz varken bu sorunlari neden cozmediniz. Mevzu bahis sorunlari saymak icin Fatih Terim olmaya gerek yok, futbola ucundan bucagindan degmis herkes Turk futbolcusunun altyapi eksiginden tutun lejyonerlerimizin sayica yetersizligine kadar dem vurabilecek donanima sahiptir. Turk Milli Takiminin basina gecirilen insandan beklenen teshisten cok tedavidir. Biz Aurelioyu Mehmet yapacak kudrete sahip Terimin yabanci futbolcu prosedurunde duzenleme yaptirmasini beklerdik, gurbetci futbolculari Milli Takima küstürüp Mesut Ozil ve Serdar Tasci gibi yetenekleri kaybetmemize neden olmasini degil. Uzulerek soyluyorum ki 9 maddelik "manifesto"suyla her turlu techizata sahip bir orduya cephede savas kaybettiren komutanin bahaneler uretmesi gibi bir duruma dusurmustur kendisini Terim. Ozetle ben bu sorunlari cozmeye yeterli olamadim demistir, Fatih Terim egosunun yarattigi kendine has bir lisanla.

Simdi herkes merakla bekliyor Turk futbolunun yeni patronunun kim olacagini. Bir teknik direktor degil bir proje direktoru gerek, 2005ten bu yana bir arpa boyu yol almayi basaramamis, hatta geriye gitmis, kisilik catismasi icindeki milli takimimiza. Kimileri Turk olsun diyor kimileri yabanci. Bense diyorum ki ne gunahi vardi ulke futboluna yepyeni bir vizyon kazandirmaya muktedir Ersun Yanalin? Belki Hakan Sukur krizini yonetememekti hatasi belki teknik direktorluk mesleginin gereklerinden olan PR yetersizligi. Ortada Ersun Yanal vakasi varken Denizli ve Terimden baska hangi antrenor cesaret edebilir bu atesten gomlegi giymeye, her dakika bu ikili Demoklesin kilici gibi uzerlerinde dururken?

No comments:

Post a Comment